Istiqlal

Doğu Türkistan 1,824,418 kilometrekare toprak büyüklüğü ve 35 milyonu aşkın Türk nüfusuyla önemli bir Türk İslam yurdudur. Buna ek olarak, sayıları 3 milyonu bulan Uygur diasporası Türki cumhuriyetler başta olmak üzere dünyanın çeşitli ülkelerinde yaşamaktadır. Çin işgaliyle 74 yıldır çeşitli katliam, soykırım, asimilasyon ve baskıcı politikalara maruz kalan bu bahtsız halk, günümüzde dünyadan tamamen tecrit edilmiş, kapalı kutu içerisinde tarihten silinme tehdidiyle boğuşmaktadır.
Doğu Türkistan’da beka mücadelesi veren Müslüman Türk halkının düşünce ve ifade özgürlüğü, basın ve yayın özgürlüğü yoktur; şu ana kadar da hiç olmamıştır. Bütün medya, yayın ve iletişim araçları Çin komünist rejiminin elinde olup sadece Çin Komünist Partisi ve devlet propagandası için kullanılmaktadır.
Anavatan dışında yaşayan Doğu Türkistanlı nüfusunun 3 milyonu bulmasına rağmen, aralarındaki kardeşlik bağını güçlendirebileceği, fikir birliği oluşturmaya hizmet edeceği, daha önemlisi seslerini dünyaya duyurabileceği ne bir bağımsız radyosu veya televizyon kanalı olmuştur. Şu ana kadar bir ABD radyosu olan Özgür Asya Radyosu (Radio Free Asia) ve Suudi Arabistan’ın Cidde Radyosu’nda bu iki ülkenin sağladığı imkanlar ve belirlediği çerçeveler dahilinde Uygurca yayın yapılmıştır ve bu yayınlar halihazırda devam etmektedir.
Dünyada nüfusu birkaç yüz bin, hatta birkaç on bin olan halkların bile bağımsız radyo ve televizyon kanalları vardır. Ancak, nüfusu 35 milyonu aşkın bir halkın bağımsız yayın yapacağı tek bir radyosu veya televizyon kanalının olmaması içinde bulunduğu vahim durumu anlatmak için yeterlidir.
Dolaysıyla, birkaç yıl önce bu büyük boşluğu doldurmak için bir adım attık. İlkönce basın, yayın ve medya alanında 13 yılı aşkın bir süredir internet ortamında İstiqlal TV/Radyo aracılığıyla canlı ve sonradan izlenebilecek şekilde haber, analiz, dini sohbet ve diğer programlar yayınlanmaktadır.
Çin rejimi 74 yıldır işgal altında tuttuğu Doğu Türkistan’da kullandığı propaganda medyası ile Müslüman Türk halkının dinini, kültürünü, ahlakını ve diğer milli değerlerini yok etmeye devam etmektedir. Doğu Türkistan 1949’da işgal edildikten sonra milyonlarca insan siyasi suçlu olarak hapishanelerde şehit edilmiştir ve milyonlarcası halen uzun süreli veya müebbet hapis cezasıyla hapishanelerdedir. Çin rejiminin Doğu Türkistan’da 70 yıldır uyguladığı sistematik beyin yıkama, sindirme, Çinlileştirme ve asimile etme politikası 2017 yılının başlangıcından itibaren yeni bir evreye girmiştir. 2017 başlangıcından itibaren Çin rejimi toplama/ceza kampları kurarak kısa süre içerisinde Doğu Türkistan halkını topluca asimilasyon/imha sürecini başlatmıştır. 8 milyona yakın Müslüman Türk Nazi tipi toplama kampına kapatılmıştır. Bu kamplarda toplu ölümler yaşanmaktadır. İlk başta bu kampların olduğunu kabul etmeyen, daha sonra uluslararası baskılara dayanamayarak kampların var olduğunu kabul etmek zorunda kalan Çin rejimi, arsız bir şekilde bu kampları dünya kamuoyuna “mesleki eğitim merkezleri” olarak sunmaya çalışmaktadır. Bilgi ve iletişim çağında Çin entrikalarına karşı verebileceğimiz en iyi mücadele etkili medya ve yayın hizmetiyle Doğu Türkistan halkının maruz kaldığı soykırımı medeni dünyaya anlatmak, Çin rejiminin arsız yalanlarını dünyaya ifşa etmek olacaktır. Dolayısıyla bağımsız bir Tv/Radyo aracılığı ile profesyonel düzeyde yayın yaparak derdimizi dünyaya anlatmak elzem hale gelmiştir.
Halihazırda internet ortamında yürütmekte olduğumuz medya faaliyetlermiz İstiqlal Uygurca, İstiqlal Türkçe, İstiqlal Arapça ve istiqlal ingilizce olarak bütün eksikliklere rağmen Doğu Türkistan içi ve diasporadaki halkımızın beğeni ve takdirini toplamıştır. Doğu Türkistan davasını uluslararası düzeyde ilerletmek için bize destekte bulunmanızı rica ediyoruz.